Romeo ve Juliet'i izlemeye gittim Central Park'a. Acik havada oyun/konser/tiyatro/vs izlemek coook zevkli. Hava da cok guzeldi sansimiza. Sagimda oturan iki kisi kalin kazaklar giyip bir de ustlerine yanlarinda getirdikleri cok agir ve kalinmis gibi gorunen battaniyeyi orttuler, e pes diyebildik baska ne diyelim bilemedik. Tam yanimda oturani ilk perdede bir 15 dakika kadar horlaya horlaya uyudu hatta, cok komikti. Sandalyeler de oyle rahat falan degil, onlarda uyumak buyuk yetenek isi cidden.
Shakespeare in the Park 1954'de baslamis Central Park'da. O zamanlar havuzun onundeki cim alanda yapiliyormus gosteriler. Donemin parklar muduru cimler rezil oluyor diye ayri bir ucret talep etmeye baslamis. Olay buyuyup mahkemeye tasinmis. Mahkeme sonucunda yine parklar mudurunun istegiyle $250,000 harcanarak Central Park'da Shakespeare tiyatrosunun yapilmasina karar verilmis. 1961 yilinda Dell Yayincilik'in patronu George T. Delacorte'in bagislariyla Delacorte Tiyatrosu kurulmus. 1962 yilindna itibaren de tum gosteriler burada sahnelenmeye baslanmis.
Her yaz iki farkli oyun oluyor. Biletlerin cogu bedava, erken gelen oturur seklinde veriliyor. O erken gelme kisminda biz cok basarisiz olmustuk buraya geldigim ilk yillarda. Millet nerdeyse geceden kamp kuruyordu gisenin onunde. Hic o kadar erken gidemedigimiz icin hic biletimiz olmamisti. Oyunlarin maliyetinin azaltilmasi adina bir kisim bilet de sponsorlara ve katkida bulunmak isteyenlere parali olarak veriliyor. Parali bilet alinca yeriniz yurdunuz nerde oturacaginiz belli oluyor tabi ama onlar da oldukca pahali. Ayrimcilik olmasin diye bir sira parali biletlileri bir sira bedava biletlileri oturtuyorlar. Cok hos di mi. Patronum parali bilet alanlardan. Kalabalik bir grup olarak her yil bilet aliyorlar. Bu yil isi cikmis birinin oyun gunu, gitmek ister misin diye soruyordu ki patronum lafini tamamlayamadi adamcagiz ben evet evet diye atlayinca. Havada kaptim bileti desem yeridir.
Shakespeare in the Park'in bir ozelligi de unlu oyuncularin da rol aliyor olmasi. Morgan Freeman, Meryl Streep, Denzel Washington, Christopher Walken, Kevin Kline, Natalie Portman, Philip Seymour Hoffman bu isimlerden bazilari. Bizimkinde Six Feet Under'daki Lauren Ambrose Juliet'i oynuyordu. Cok basariliydi hatun, pek begendik. Fotograf cekmek yasakti o yuzden tiyatrodan bir tek kare bile yok elimde maalesef.
2 yorum:
Ama bu haksızlık!
supermis bezencim..
biz bereberken de Bryant Park'taki siyah-beyaz filmlerden seyretmistik seninle cimlerde. o da guzeldi:( ozledim:(
ama eskisi gibi sik yaziyor olmana cok sevindigimi de bir gulen surat ikonu ile belirtmeden gecemeyecegim:))
Yorum Gönder