Sirket etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sirket etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Salı, Kasım 25, 2008

Basima tas dustu

Insan yazmaya yazmaya nasil yazildigini da unutuyor galiba. Su yaziya baslayincaya kadar 5 kere sildim ilk cumleyi, off! 

Bu hafta evdeyim. 15 is gunu tatilim varmis, baktim vakit kalmadi; sirketin yeni kurallarina gore de kullanmam gerekiyor; bu haftayi tatil aldim. Nasil kural bu diyor insan di mi? Ne tip firmalarda var bu bilmiyorum ama ozellikle finans firmalarinda var. Niye mi? Eger bir dalavere ceviriyorsan ortaya ciksin diye...

Soyle bir gecen seneyi hatirlarsaniz, 31 yasinda, Jerome Kervivel adinda genc bir trader kimseye caktirmadan 40milyarlik dolarlik pozisyon acip Fransa'nin 2. en buyuk bankasi olan Societe Generale bankasini yaklasik 7 milyar dolar zarara ugratti. 

 Yine hatirlarsaniz 1995 yilinda Ingiltere'nin en koklu bankasi olan Barings Bank (1762-1995) Singapur'daki bir trader'in faaliyetleri sonucu batmisti. 1995 yilinda FDIC (su Amerikan bankasina yatirilan 250bin dolari garanti eden kurum) iki hafta araliksiz tatil uygulamasini baslatmis.

2000'deki dotcom krizi ve ardindan gelen Enron, Tyco vs. skandallari iki senatorun sponsor oldugu Sarbane-Oxley (SAX) duzenlemesini yaratmisti 2002'de. SAX duzenlemesi mecburi izni sart kosmuyordu ama finans sirketlerinin biriken izinleri takip etmesini sart kosuyordu. 

Agustos'dan beri bir biri ardindan, yuz kusur yillik Bear Stearns, Lehman Brothers, Merrill Lynch gibi  dev yatirim bankalari batti. Daha once calistigim Morgan Stanley (MS) ve simdi calistigim Goldman Sachs (GS), (simdilik) ayakta kalabilen iki yatirim bankasi.  Yatirim bankalari, normal bankalar kadar siki duzenlemelere uymak zorunda degil; zaten batmalarinin bir sebebi de bu. 

Iki ay once, yasam savasi veren GS ve MS yatirim bankasi kimliginden cikip normal banka olmak icin ABD hukumetine basvurdular ve basvurulari hemen kabul edildi. Boylece duzenlemeler ve seffaflik artacak bu firmalarda. Karsiliginda, hukumetin 700 milyar dolarlik kurtarma paketinden pay alacaklar...

Gecen yillarda her ceyrek GS'in acikladigi kari vs yaziyordum. Gecen yil biraktim. Simdi 60$ civarinda; 240 dolarlardan indi. Tabii koskoca Citi grubun 50-60$'dan 3$'a, yine 1 yil once 60$ iken Morgan'in ~10$'a indigini dusununce GS hala butun bu kriz doneminde zarar aciklamayan ve en iyi giden banka konumunda...

Disardan boyle. Icerde de durum karisik. 2-3 hafta evvel; soylentiler once onaylandi sonra gerceklesti. %10 calisanin isine (~3500 kisi) son verildi. Ben hala yerimdeyim ama kimi cok yakin, bir suru arkadas / tanidik gitti...  

Bu gunlerde en karisik olani Citi. Onlar 70bin kisi cikartacaklar. Isten cikanlarin tekrar ise girmesi belki bir yil belki daha fazla surecek su durumda. Hangi arkadasimizla konussak, durum ayni ve kotu. Zor gunler bunlar...

Not: Bu yaziyi 25 Kasimda yazmistim ama ardindan bir iki yazi daha gondermeyi planladigim icin draft halinde duruyordu. Bugun itibariyle yil sonuna izinliyim; artik bunu da gondereyim bari...

Salı, Mart 18, 2008

2008 1. Ceyrek Sonuclari

Ekonomiyi birazcik takip edenler, Amerikan piyasalarinda olan bitenden haberdardir. Efendim, Bush'un Federal Rezervlerin basina atadigi Ben Bernanke, her market dikey dususe gececek gibi oldugunda bankalar arasi kredi faizlerini dusuruyor.

Sonuc? Dolar son 15 senenin en dusuk seviyelerinde. Altin'in onsu 1000 dolara, petrol'un barrel'i 112 dolara vurdu. Issizlik rakamlari son 7 senenin en kotusu. Tepedekiler "recession" dememek icin yirtiniyor.

Emlak balonu herkesin gozunun onunde sisti sisti ve sonunda gecen sene ortasinda patladi. Ozellikle son 5-6 senedir Wall Street yatirim bankalari ve hedge fund'larin zeki ve de becerikli ekonomi muhendisleri komplex finansal paketler cikarttilar. Bunlarin en gozdesi, "Mortgage backed security" denilen yatirim enstrumanlari.

Sistem oyle calistiki bu kagitlar deli gibi prim yapar oldu. Dolayisiyla bu kagitlari piyasaya surenler, alip satanlar surekli musteri talebi sebebiyle cok yuksek karlar edindiler. Kagitlari piyasaya surmeleri icin borc vermeleri (mortgage dagitmalari) gerekiyordu ve bu adam oder odemez demeden onune gelene mortgage veren bir sistem cikti ortaya.

Simdi sistemin curuklugu meydana cikti. Bankalarin elinde kagit var ama millet mortgage'ini odeyemiyor. Dolayisiyla batik kredi dolu ortalik.

Gecen yil sonuna dogur Wall Street firmalari arka arkaya zararlar acikladilar ayni donemde Goldman yine kar acikladi. O zamandan beri degisen bir sey yok. Piyasalar asagi dogru gidiyor. Cesitli yerlerde bankalar, kredi kuruluslari batiyor. Pek cok sirket calisanlarini azaltmaya gitti. Bizim sirketten de %5 isten cikartildi. Durum gayet gergin...

Derken gecen hafta sonuna dogru piyasalar cok ciddi bir sallanti daha yasadi. 85 senelik saygin wall street firmalarindan biri olan Bear & Sterns iflasin esigine geldi. Gecen yil hisse senedi 160$ olan sirket hafta sonu hissesi 2$'dan JP Morgan Chase tarafindan satin alindi. Federaller de copcatanlik yaptilar. 14000 calisanin yarisi atilacakmis. Gecen sene milyarlarla olculen sirket, 240 milyon dolarciga gitti.

Tabii cok ciddi tartismalar oldu. Her firsatta Federalleri interventionist olmakla suclayan, markete elleme baska bir sey istemezuk diyen Wall Street uzmanlari "tamam bu adamlar kurtarilmayi haketmiyor ama kurtarilmazlarsa sistem coker" filan demeye basladi.

Herkes boyle bakmiyor tabii. Dun gormus gecirmis bir yatirimci "biraksin Federaller batsin; tutmaya calistikca daha kotu olacak. Iflas kotu bir sey degil; sistemin temizlenmesi lazim. Aksi takdirde bir daha ki sefere gene federaller bizi kurtarsin diyecekler. Bu adamlar altlarindaki Maserati'leri tutsunlar diye vergilerimiz gidiyor" diye isyan ediyordu NPR'da (National Public Radio).

Neyse, gelelim bizim sirketin durumuna. Dedigim gibi durumlar kotu; herkesin kafasi karisik; sinirler gergin ve dun Goldman zarar aciklayacak turu haberler cikti. Sirketin hisse seneti 140$a kadar dustu (gecen sene 255'i gormustu). Tabii Bezen hanim hemen "hadi alalim Goldman'i; yine cikacak bak; hep kaciriyoruz" dedi ama "neyle?".

Hakli cikti gerci. Bugun sirket yine 1.5 milyar dolar kar acikladi. Kar %50 dusmus ama tum beklentilerin uzerinde. Hisse senedi basina 3.23$ demek bu. Net gelir 8.34 milyar dolar olmus.

Ozellikle Bear'in batmasindan sonra yatirimcilar arasindaki Goldman'in degeri daha da artmis. Sirkete para akisinin hizlandigi yonunde. Piyasa'da genel kani "herkes zarar aciklarken bu adamlar gayet guzel gidiyorlar; herkesten daha iyiler; niye riske girip diger bankalara gideyim" seklinde imis.

Soylentilerin yalancisiyim...

Pazartesi, Ocak 14, 2008

2007 Sonu Sirket Haberleri



Goldman Sachs'in 2007'de 3. ceyrek sonuclarindan bahsettigimden beri 4 ay gecmis, firsat bulup son ceyrek sonuclarini yazamamistim. Sabah ise gelirken radyoda Goldman recession bekliyor aciklamalarini dinledim. Ise gelince ana sayfada Abdullah Gul'un, bizim CEO ile resmini gordum, bugun diger wall street firmalari ile GS, Gul ile bir araya gelmisler kahvaltida... E dedim vakittir, su sonuclari da gecivereyim....


18 Aralik'da (ben tatildeyken) aciklanan son ceyrek sonuclari gecen yilin ayni donemine gore ve 3. ceyrege gore daha iyi. Net gelirler 10.74 milyar dolar, net kazanc 3.22 Milyar dolar olmus.

2007 yili toplaminda Goldman 45.99 milyar Dolar net kazanc ve 11.60 Milyar dolar net gelir elde etmis. Bizim CEO, BLANKFEIN LLOYD C, ayni zamanda sirketin bireysel hissedarlari arasinda en cok hissesi olan 2. kisi, yaklasik 1.5 milyon hissesi var. En fazla hissesi olan ise, bir onceki CEO ve su anda Bush hukumetinin Hazinenin basina atadigi PAULSON HENRY M JR.
Bu yil sirket tarihinin en karli yili olmus, bizim CEO'ya da 70 milyon dolar ikramiye dusmus artan bu karliliktan.
Burda haberleri takip eden bazi arkadaslar, her yil sonu "ohaa hayvanlar gene xxx dolar ikramiye dagitiyorlarmis size..." seklinde sevgilerini belli ederler. Goldman'da bir taban maas var, ustune de 'discretionary' ikramiye. Ayrica sirket, 401K (emeklilik) fonuna her yil bir miktar para yatiriyor, saglik sigortasi vs ortaya bir paket cikiyor. Buna yillik 'compansation' deniliyor. 2007'de calisanlarina 16.5 Milyar dolar compansation odeyecegini aciklamis GS. Hemen calisan sayisina bolup ortalama adam basi 623bin dolar gibi rakamlar cikti gazetelerde.
Ama dedigim gibi CEO 70milyon dolari aliyor, onun altindaki adamlar da ondan cok az almiyor. Is gucunun %20'si Hindistan'da. Orda calisanlara Amerikan maaslari odenmiyor...

Goldman'in niye diger finans firmalarindan daha fazla odedigi konusunda da spekulasyonlar tavana vuruyor Aralik ayinda. Ornegin, "oduyorlar, cunku odeyebiliyorlar. Onlar bu rakamlari verince, rakipleri ister istemez kendi verecekleri rakamlari yukari cekmek zorunda kaliyor; bu da onlarin finansal gucunu daha da zayiflatiyor" gibi bir yorum okudum.
Butun bunlardan hisse senedi nasil etkilendi? 235 olara kadar cikmisti bir kac ay once ama bugunlerde 200 dolar civarinda dolasiyor. Tabii ben de kendi kendime, "ahh ahh yuklenecektim 95 dolarken" diye hayiflaniyorum ama kim bilir bir kac sene sonra "ahh ahh alacaktik 200'ken..." de diyor olabilirim.

Velhasil, her zamanki gibi bitirelim "zenginin mali, zugurdun cenesini yorarmis"...

Pazartesi, Eylül 24, 2007

Uc ay daha gecti...


Adet oldugu uzere basligini atmistim Goldman Sachs'in 2. ceyrek sonuclarini yazarken. Gecen hafta birbiri ardindan Wall street firmalari karlarini acikladi. Mortgage / Subprime piyasalarindaki cokus ve muazzam kayiplar tum sirketleri etkiledi.

Goldman'in da cok ciddi kaybi oldugunu biliyorduk ama diger firmalarla karsilastirilinca, durumunun daha iyi oldugunu duyuyorduk. Lehman Brothers'in %70 kar artisi aciklamasinin ardindan, beklentiler iyilesti ama Persembe gunu sirket Mortgage piyasasindaki 1.7 milyar dolarlik kaybina ragmen 138 yillik tarihinin en iyi 3. karini acikladi!

Son 3 ayda, 12.33 milyar dolar net gelir elde etmis GS. Net kazanc 2.85 milyar dolar. Sirketin hisse senedi sahiplerine yillik getirisi %36'ya cikmis. Boylece Wall Street'in en karli sirketi olmaya devam etmis oluyor GS.

Bu yil maas arti ikramiyeler icin gecen yilin rekorunun da uzerinde, 16.9 milyar dolar ayirmis sirket. Ileriye donuk optimistik mesajlar veriliyor.

Ben o kadar optimsitik degilim. Agustos ayinda 175 dolara dusen GS hisse senetleri bugun 212 dolar ama 3 ay evvel 210 dolar idi. Aralik 2006'da rekor kar aciklandiginda 200 dolar idi. Geriye donup baktigimda, ben 2004'de sirkete girdigimden beri 100 dolar civarindaki hisse sendi ikiye katlanmis, 20bin kisilik sirket 35bine cikmis (yalniz yeni ise alinanlarin buyuk bir cogunlugu Hindistan'da basladi), ama piyasalardaki mortgage soylentilerinin ciktigi gecen yil sonundan itibaren hisse senedi yerinde sayiyor diger Wall street sirketlerinde oldugu gibi.

Gecen hafta ABD Merkez bankasi baskani piyasalardaki kredi sikintisini gidermek icin bankalar arasi faizleri 0.5 kirdi, 4.5'a cekti. Birden wall street sahlandi. Bir gunde, son 6 yilin en buyuk sicrayisini yapti piyasalar. Bana anlamli gelmiyor...

ABD piyasalarini takip etmiyor bile olsaniz son bir kac yildir olan biten hakkinda yuzeysel bir seyler duymussunuzdur. ABD'de emlak piyasasi ucuyordu son 5-6 yildir. Parasi olan yatirimci getirip parasini Amerikan Hazinesine yatirmaya devam etti (hani su Cin'in 1 trilyon dolarlik ABD yatirimi hikayesini duymussunuzdur). Hazine bankalara ucuz kredi verdi, yanlis hatirlamiyorsam %2.5'a kadar dustu faizler...

Amerika'da yasayanlar icin ucuz kredi almak mumkun oldu. Insanlar bu kredilerle, ev aldilar, evlerini/arabalarini yenilediler, ipin ucu da iyice kacti. Wall Street yeni yeni formuller uretti, sub-prime mortgage securities denen bir urun furyasi cikti ortaya ve bu urunu dunyanin dort bir tarafindaki yatirimcilar, bankalar satin aldilar. O yuzden bu piyasadaki kriz her yeri etkiliyor. Miami'de birileri mortgage'ini odeyemiyor, bakiyorsunuz bu yuzden Almanya'nin bir yerinde bir banka bativeriyor. Cunku aslinda o krediyi, bu sub-prime kagidini alan banka vermis...

Peki niye odeyemiyor insanlar? soyle bir ornek vereyim. Diyelim ev alacaksiniz. Maasiniza bakiyorsunuz, almak istedigininz eve bakiyorsunuz, olacak is degil. Kimse size o kadar krediyi vermez normalde, yani prime-mortgage alamiyorsunuz. Ama birileri size diyor ki, tamam ben sana veririm borc ama prime rate %6 ile degil %8-9 ile veririm.

Simdi bir terslik var burda di mi? %6 vermiyorlar size, cunku 'riskli' gorunuyorsunuz. Eee %6'yi odeyemeyecek olan %8i nasil odeyecek? Banka guya %2 risk premium'u aliyor, eger olurda odeyemezsen, bankaya gececek ev, satip parasini alacak banka. O arada sizin odediginiz paralari da ic etmis olacak.

Gel gor ki, bir suru insan odeyemeyince, bu sefer banka evi satmaya kalktiginda alici kalmiyor ortada ve evin fiyati dusuyor, banka verdigi borcu geri alamiyor konumuna dusuyor.

Bu sefer, yogurdu ufleyerek yeme hali bas gosteriyor. Durumunuz iyi, ev almaya kalkiyorsunuz, %6'yi odeyecek durumdasiniz da ama banka urkmus ya, vermiyor size kredi. Evi gectik, ama is orda kalmiyor, krediye ihtiyac duyan is yerleri de bu krediyi bulamadigi icin krize giriyor. Is yapamayinca, isci cikartiliyor. Issizlik bas gosterince, herkes kemerleri sikmaya basliyor. Para harcanmayinca, is yerleri daha az is yaptiklari icin isci cikartmaya basliyor/devam ediyor. Durumun gittikce kotulestigi kisir bir dongu cikiyor ortaya. Buna 'vicious circle' (Turkce piyasa deyimi nedir bilmiyorum) deniliyor.

Iste Merkez Bankasi ortadaki bu kredi sikintisini asmak icin faizleri asagi cekti. Avrupa'da pek cok merkez bankasi da piyasaya para pompaladi. Ortada guvensizlik hakim oldugu icin ben yine de kotumserim. Buyuk bir ihtimalle bir sonraki sefere GS'in 3 aylik kazancini buraya yazarken verecegim rakamlar hic iyi olmayacak. Du bakalim...

Unutmadan, bu yazi icin rakamlari arastirirken "How do I work" (Nasil calisiyorum) baslikli cok guzel bir yaziya rastladim. Buyuk sirketlerin buyuk buyuk adamlari nasil calisiyorlarmis merak ediyorsaniz bir goz atin.

Perşembe, Haziran 14, 2007

GS 2007 Ikinci ceyrek sonuclari


2007 Mart'inda Goldman'in gelirlerinin yeni bir rekora ulastigini yazmistim. Bugun sabah sirkete geldigimizde, 2.ceyrek sonuclarini ogrendik:


Net kazanc: 10.18 milyar dolar, Net kar: 2.33 milyar dolar. Gecen ceyrege gore rakamlar biraz dusmus ama hala 2 yildir suregelen yuksek karlilik devam ediyor. Hatta bugun New York Times, Reuters'a dayanarak gectigi haberde "Karlilik ve Piyasa degeri acisindan Dunyanin en buyuk yatirim bankasi" seklinde bahsediyordu Goldman'dan.

CEO Lloyd C. Blankfein, "su anki belirsiz piyasa ortaminda bu rakamlar olaganustu" diyordu sabahki mesajinda. Amerikan piyasalari eski cosmuslugunu birakti ama Irak savasinin basladigi gunlerden beri cosan borsa artik duruldu. Kazanclar cok artti ve artik bir durgunluk/asagiya gidis beklentisi var havada...
Ancak, pek cok sektorde konsolidasyonlar goze carpiyor. Ust uste rekor kazanclar elde eden sirketler kazandiklari parayi rakiplerini satin alarak, birlesmeye gidip buyuyerek kullaniyorlar. O piyasa hareketli ve finans firmalari da hala oralardan ekmek yiyor gibi geliyor bana.
Son yazimda GS hissesi 210$ da idi.Gecen carsamba 233$'i gordu ama bugun 7$ kaybetti ve 226$ civarinda. Borsanin gunluk oynamalarina, borsa uzmanlari her zaman bir cevap bulabiliyorlar :) Mesela bugunku dususun niyesi icin bir aciklama var surda.
Neyse araya is guc giriyor, simdi post etmezsem kalacak bu yazida....

Salı, Mart 27, 2007

Adet oldugu uzere...


WoW'dan basimi kaldirmadigimi yazdigimdan beri nerde oldugumu biliyorsunuz :) Gecen donemlerde Goldman'in rekor kar aciklamalarini buraya yazmistim, gecen hafta son 3 ayin kari aciklandi...

Yeni bir rekor, sirket tarihinin en yuksek karini acikladi. Son 3 ayin net gelirleri, gecen yilin ayni donemine gore %20 artmis ve 12.5 Milyar dolara ulasmis. Ayni sekilde net kar 3.2 Milyar dolar olmus.


Bu rakamlarin en ilginc yani, Sirket tarihinde ilk kez Asya ve Avrupa'dan kazanilan gelirlerin toplaminin ABD'deki faaliyetlerden elde edilen kazanctan fazla olmasi!

ABD'de piyasalar ciddi sekilde sallandi gecenlerde ama sonrasinda toplandi biraz. Bu sallantida en cok konusulan konu "Subprime Mortgage" piyasasi oldu. Bu soyle bir sey... Diyelim ki kredi notunuz yuksek degil, riskli goruyor sizi bankalar ve mortgage icin borc para vermiyor size. Iste bu noktada subprime mortgage piyasasi devreye giriyor. Bir kurulus/banka size diyor ki, "tamam ben sana borc vereyim ama faizin biraz yuksek olacak". Diyelim 30 yillik faizler %6 iken, size %8'den borc veriyor bu kurumlar.

Kendileri gidip %6'dan alirken size %8'den veriyorlar. %2 lik bir kar var ama tabii daha yuksek bir risk almis oluyorlar. Nitekim bomba burda patladi ve bu yuksek faizle mortgage alanlar borclarini odeyememeye basladi. Para geri gelmeyince bu kurumlar da asil borc aldiklari bankalara olan borclarini odeyemediler.


Bu subprime mortgage piyasasi, genel emlak piyasasinin icinde %10-15 gibi dusuk bir rakami temsil ediyor ama "ripple effect" denilen, domino tasi etkisinden korkuluyor.

Amerika'nin Gross Domestic Products (GDP), galiba Turkcesi Gayri Safi Milli Hasila (GSMH) buyumesi %3.4 civarinda. Emlak piyasasi bu buyumenin %1ini olusturuyor ve gecen yilin 2.ceyreginden itibaren ev fiyatlari once duruldu, sonra dusmeye basladi.


Dun aciklanan rakamlara gore "yeni yapilan ev" sayisi cok ciddi bicimde dusmus (Ingiltere'de ise fiyatlar hala artmaya devam ediyormus). Emlaktaki bu cokusun yumusak ("soft-landing") olmasi icin federaller faizleri uzun suredir sabit tutuyorlar. Yukseltmeleri halinde, borc almak zorlastigi icin daha az insan ev alacak. Dusurseler, borclanma kolaylastigi icin bu piyasa tekrar canlanacak ve zaten artmakta olan enflasyon iyice artacak.

Velhasil ilginc gelismeler oluyor piyasalarda. Ben bir kac ay once tum borsadaki parami cektim, kafam rahat. Hos, zaten eve dunyanin parasini bayilinca, geriye pek bir sey de kalmiyor yatirim yapayim diyecek :)

Salı, Aralık 12, 2006

Para para...


Bugun sabah sirkete vardigimizda, beklendigi uzere sirketin tepesindekilerden bir mesaj bulduk telefonlarimizda ve e-maillerde. Bizim sirket Wall Street tarihinin en buyuk yillik karini ederek, yeni bir rekor kirmis yine.

Gecen yil ayni son 3 aylik donemde sirket 1.63 milyar $ kar etmisti, bu yil ise 3.1 milyar $ kar etmis. Sirketin yillik kazanci ~38 milyar $, net kari ise ~9.4 milyar dolar olmus. 3 ay onceki "Zenginin mali..." baslikli yazimda, sirketin kar aciklamasinin ardindan hisse senedinin 155$'a ciktigini yazmistim. Ondan onceki donem ise karliligina ragmen hisse senedinin 139$ a dustugunu yazmistim. Bugun de dustu ama dusmus hali 200$.

Bu seferki dususun sebebi olarak artik ekonominin zirve yapmasi olarak gosteriliyor. Emlak piyasasinin 1 yildir iniste oldugunu yazmistim daha once. Emlak piyasasinin ABD ekonomisinde cok ciddi bir yeri var. Yaklasik %3.5'luk GDP'nin (Gross Domestic Product - bizdeki GSMH, Gayri safi milli hasila galiba) $1'lik bolumunu olusturuyor.

Iyimser borsacilar (bulls) ekonominin 2007'de de iyi gidecegini, issizlik rakamlarinin beklenenden iyi ciktigini ve emlak piyasasi haricinde tum gostergelerin pozitif oldugunu soylerken, daha temkinli ya da karamsar konusanlar (bears), surdurulemez ticaret acigindan ve diger gostergelerden bahsederek 2007'de inise gecilecegini tahmin ediyor.

Daha once bir ekonomi kitabini okuyup cok begendigim Selen Altan kardesimizin hocasi Peter Navarro', bu ikinci grupta su anda. Ben de ayni kanaatteyim ama ne biliyorum da ne konusuyorum sanki? Bekleyip gorecegiz!

Perşembe, Kasım 02, 2006

Kaderin Cilvesi...

Aksam sirkette bir arkadasla calisiyorduk. Bizim teknolojiye yone veren mudurlerden biri yanimizdan gecerken muhabbetimize katildi ve "Bomba bir gibi bir haberim var size" dedi:

- Bugun Randy (bizim sirketin IT bolumun basi) ile 25 tane diger sirketin CIO'sunu (Chief Information Office - Teknoloji bolumunun tepesindeki kisi) aradi Microsoft. Apar topar ucaga atlayip San Francisco'ya uctular. Biliyorsunuz hem biz hem de diger firmalar (Wall Street finans firmalari), Microsoft'a epeydir baski yapiyorduk. Nihayet dinlediler ve bugun acikladilar Microsoft, SuSE Linux'i destekleyecek. Randy'de konustu!...

Hakikaten soke olduk. Bir kere bizim sirket Red Hat ile calisiyor. Bu isbirliginin etrafinda donen dunya kadar sey var. Zaten Oracle gecen hafta, RedHat size 100$a destek veriyorsa, ayni destegi ben 50$a verecegim diyince, RedHat'in hisseleri %25 deger kaybetmisti. Simdi Microsoft'ta SuSe Linux'i destekleyecegim derken bizim CIO'nun orda konusmasi ortalik toz duman olacak demek. Bizimkiler ve ardindan diger finans firmalari Red Hat'i birakip SuSe'ye gecebilir.

Isin bir diger ilginc yani, destegini Red Hat'in arkasina koyan IBM'in bu durumdan faydalanip Red Hat'i satin almasi mumkun olabilir...

Ilginclikler bununla da bitmiyor....SuSE, pek cok Linux dagitimindan biri. Almanya'da gelistirilmisti. Bir iki yil once Novell SuSe'yi satin aldi. Novell kim mi?

Bilgisayar dunyasinda soyle asagi yukari 15 yillik gecmisi olan herkes Novell'i bilir. Iyi bir sirketti. Gayet saglam bir isletim sistemleri vardi ve Microsoft'un esamesi okunmazken, ag uzerinde dosya paylasimina, ortak printer kullanimina, silinen dosyalarin kurtarilmasina vs. olanak sagliyordu. Network piyasasinin %90'i gibi korkunc bir piyasa hakimiyeti vardi...

Neyse, gerisini herkes biliyor. Internetle birlikte TCP/IP protokolu aldi basini gitti. Novell, kendi network protokolu IPX/SPX 'i kullanmakta israr etti once. Ayni donemde Microsoft ta kendi NetBIOS protokolunun erdemlerinden dem vuruyordu. Ama Microsoft daha erken uyandi ve TCP/IP'yi native olarak desteklemeye basladi. Novell'de bakti bakti olmuyor, TCP/IP'yi de desktekliyorum demeye basladi. O da yetmeyince artik IPX/SPX degil benim ana protokolum TCP/IP dediler (galiba 6.0 versiyonu ile). Amma ve lakin, ati alan uskudari gecti...

O dunya devi Novell hizla pazar payini kaybetmeye basladi. Kuculdukce kuculdu, eridi gitti sirket. Sonra SuSe'yi satin aldilar ve buyuk sirketler (Enterprise) tecrubelerini kullanarak, bu versiyonu sirketler icin cazip hale getirmeye basladilar. Ancak piyasa girmekte gec kaldilar yine. Daha yenilikci bir sirket olan Red Hat onlardan daha once bunu akil etti ve piyasanin buyuk kismini kapti.

Kaderin cilvesi iste. Novell'i bitiren Microsoft, simdi Novell'in elinden tutuyor! :)

Perşembe, Ekim 05, 2006

Off-site

Yazinin basligi Ingilizce, cunku Turkce'si ne bilmiyorum. Off-site denilen seyin ne oldugunu ilk bugun gordum. Dun, eski bolumundekilere bir e-mail atip, tipik "bugun benim burda son gunum, ben su bolume gidiyorum, sagolun var olun ve hoscakalin..." dedim...
Bir suru insan cevap verdi, *buyuk* adamlar daha bir profesyonel "bolumumuze yaptigin katkilar icin cok tesekkur ediyoruz. Seni ozleyecegiz. Basarilar..." filan gibi cevaplar yazdilar. Daha bir samimi olduklarim, daha arkadasca seyler yazdilar tabii...

Sabah 7:30'da trene bindim. 1 saat sonra ofisteydim. 21. kattaki konferans salonuna gittim. Butun mobil teknoloji ordaydi. 8:35'de global mobil teknolojinin basi Numan (evet Turk ve aile dostumuz oluyor kendileri) acilis konusmasini yapti. Ardindan, saat 5'e kadar surekli paneller yapildi. Diger bolumlerden hem katilimci hem dinleyici olarak gelenler oldu. Yarin da tum gun devam edecek olan bu panellere bir iki nobetci haric tum grup katiliyor.

Icinde bulundugumuz durum, stratejiler, yeni teknolojiler, beklentiler, akliniza gelebilecek her sey konusulup tartisiliyor. Onumuzdeki bir yil icin odevler cikartiliyor. Ust duzey yoneticiler, vizyonlarini sunuyor, beklentilerini anlatiyor ve sorulari cevapliyor.

Benim icin hem grubun foksiyonlarini anlamak hem de grubu tanimak acisindan gayet isabetli oldu. Aksam da New York manzarasinda karsi guzel bir barda kokteyl verildi. Diger gruplardan panellere katilanlar da geldiler. Iste boole bir seymis off-site...

Çarşamba, Eylül 13, 2006

Zenginin mali...

Son 3 donem, calistigim sirketin kazanci ile ilgili haberleri gecmictim (bir, iki , uc), adet bozulmasin diye yaziyorum...

Bugun sabah sirkete gittigimizde yine bir e-mail ve bir telefon mesaji bekliyordu bizi. Bizim sirket son 3 ayda 7.5 milyar dolar kazanmis. Dun hisse senedi 8$ artti ve 155$'a cikti. Bugun'de artmis 160$ olmus.

Sirketin yonettigi para 600 kusur milyar dolar = 3 x Turkiye butcesi...

Bu sene verilecek primler de ortalama %16 artacakmis. Ancak, IT'ciler olarak gecen sene rekor kazanca ragmen IT'dekilere verilen primler dustugunden beri her rekor kazanc haberi geldiginde, millet dis gicirdatiyor. Ee, zenginin mali zugurtun cenesini yorarmis :)

Perşembe, Ağustos 03, 2006

Red Hat Enterprise Kursu

Bu hafta boyunca Red Hat Enterprise Sistem Yoneticisi kursundaydim. Simdiye kadar katildigim teknik kurslarin en iyisiydi diyebilirim. Hocamiz, Red Hat'ten gelen gayet bilgili, sempatik bir adamdi.

Kurs aslinda 4 gun, 5.gun ise bilgisayarin karsisina oturtup 2 bolumluk bir test yapiyorlar.
1. bolumde, bilgisayari bozup veriyorlar ve tamir et diyorlar. Benzer sekilde cesitli kosullar verip sunlari sunlari yap diyorlar. Nasil yaptigin onemli degil ama sonucun aynen istedikleri gibi olmasi gerekiyor, yoldan puan kirilmiyor ya da sonuc tam istedikleri gibi degilse not alamiyorsunuz. Bu ilk bolumu %100 basarmak gerekiyor.

Sonra ikinci bolum geliyor. Yazili sorular var ama coktan secmeli degil. Yaniti bilmeniz gerekiyor. Onda da %70 basarili olmak gerekiyormus. Sirket beni sadece dersler bolumune yazdirdigi icin sinava katilmiyorum. Aslinda 350 dolar verip sinavi alabilirim. Gecersem, Red Hat Sertifikali Teknisyen oluyorum (RHCT). Bir ustu de Red Hat Setifikali Muhendis sinavi (RHCE). O da 750 dolarmis.

Sadece muhendislik sinavina girmek mumkun, cunku o sinav RHCT de sorulan sorular + daha zorlari seklinde oluyormus; o yuzden 3 sonuc soz konusu. Basari durumuna gore RHCE, onu alacak kadar iyi olmayan ama RHCT siorularini bilenlere RHCT sertifikasi veriyorlar. Onu da gecemezseniz 750$ yaniyor.

Bugun son dersten sonra, bir program yuklediler. Soyle bir sye. Programin seviyeleri var. Calistirinca 1 seyleri bozuyor ve sizden tamir etmenizi istiyor. Becerebilirseniz, bir sonrakiye geciyorsunuz ama hepsini gecmek zorunda degilsiniz. 3 bolumde 4,2 ve 3 soru vardi. Ilk iki sorular Teknisyen seviyesi, sonrakiler Muhendislik seviyesinde sorulardi.

Ilk soruda gayet orijinal bir cozum urettim. Yola degil sonucta problemin cozulup cozulmedigine baktiklari icin gecmis kabul ediyorlar. Linux bilgim cok iyi olmasa da unix uzerinde shell ve perl ile bolca script yazdigim icin problemi cozerken, komutlari kullanmak yerine bozulan scripti tamir ettim :)

Hoca, son boot sorusu icin 'cok zorlanacaksiniz' tahmininde bulundu. 'Bash' kabugunu kirmislar, dolayisiyla makine acilmiyordu. Aslinda kirmak ta denmez sadece ismini bash.gotcha yapmislar. Script bilmeyenler sorunun nedenini anlamakta cok zorlandi, bashi yuklemeye filan kalktilar ama benim icin kolay bir soru oldu.

Tum problemleri cozebilen sadece 2 kisiden biri oldugum icin gurur duydum kendimle :) O gazla Red Hat'in kursu almaya niyetlenenler icin seviye tespit sinavlarini yaptim bu aksam. Sonuclari scorion.net'e yazdim. Ilginc olan, daha zor olan yoneticilik sinavi sorularindan aldigim puan linuxe giris sinavindan aldigimdan daha yuksek oldu.

Sirkette Linux Enterprise kurulu ama sadece serverlar da desktopta ben hala Ubuntu kullaniyorum :)

Salı, Temmuz 04, 2006

Uzuuuun bir haftasonu


Uzun zamandir yazamadim buraya. Bu hafta islerim cok yogundu. Aksam 9'dan once (bir aksam da 11'de) gelemedim eve. Ha bugun ha yarin derken bugune kadar kaldi.

Bugun 4 Temmuz. Nese doluyor insan diyecegim, kafiyeli olmayacak ama durum tam olarak bu, onun icin dedim bile:) Niye? Tatiliz cunkum. 4 Temmuz Amerika'da bagimsizlik gunu. 4 Temmuz 1776'da Amerikalilar Ingilizlerden bagimsizliklarini ilan etmisler. Buraya geldigimden beri gordugum kadariyla bu gun aslinda ulusal mangal gunu:)) Su anda sokaklar oldukca tenhadir eminim. Bahcesi olanlar arkadaslarini, konu komsuyu toplayip mangal ve bira olayina giriyor. Bahcesi olmayanlar da parklarda, ormanlarda, cevredeki cok sayida piknik alaninda mangalini kuruyor. O tur yerlerde alkol yasak, bira yerine kola koyuyoruz hemen:) Aksam da hemen her kasabada havai fisekler atiliyor gunun anlam ve onemi adina. Aksamin eglencesi de toplanip onu seyretmek oluyor.

Biz de geri kalmiyoruz tabi bu gelenekten, su anda Italya-Almanya maci var televizyonda. Bizimkiler maci seyrediyorlar. Mac bittikten sonra Ilkaylara gidecegiz hep beraber. Ilkay-Sibel Kazakci cifti Hudson nehrine bakan Port Imperial'de oturuyorlar, Manhattan'da atilan havai fisekler ordan cok guzel gorunuyor. Hep beraber yemek yiyip ardindan yine ordan havai fisekleri seyredecegiz. Sabahtan beri bulutlu olan hava oyunbozanlik yapmazsa tabi.

Bu yaz icimiz disimiz yagmur oldu. Gectigimiz bir hafta boyunca gunesi bile goremedik diyebilirim. Cumaya kadar surdu bu. Cuma hepimizi sasirtan harika, gunesli, sicak ve nemsiz, super bir hava vardi. Benim sevdigim de boyle bir yaz iste. Sabah serin, aksam serin, gun icinde sicak ama nemsiz bir sicak, insanin ustune yapismayan bir sicak. Tabi ki bir gun surdu bu, ertesi gun nem gene yerini almisti, aksaminda da saganak yagan yagmuru yedik:)

Burda resmi tatiller genelde Cuma ya da Pazartesi gunlerine denk getiriliyor. Boylece uc gunluk haftasonlarimiz oluyor, cok da iyi oluyor. 4 Temmuz ise gununde kutlanan bayramlardan. O da Saliya geldi iste bu yil. Bizim sirket Pazartesiyi de verdi bize tatil olarak. Bizimkiler pek boyle seyler yapmazlar, cok sasirdim ama cok da sevindim. Adillerin sirket oyle bir guzellik yapmadi mesela, o gitti ise dun. Ben de gormemisin extra gunu olmus seklinde ne yapacagimi sasirdim. Cok sey sigdirmaliydim bu gune di mi ama. Oyle ki sabah 6.30'da ayaktaydim, aman kiymetli gunumun dakikasi bile uykuda gecmesin diyerek:) Eh, bir gune sigdirilabilecek sey sayisi da sinirli oluyormus, aklimdakilerin hepsine vakit kalmadi ama dolu dolu bir gun oldu:)

Tenis sezonumu actim. Sonunda. Daha yeni mi actin kis gelecek nerdeyse diyebilirsiniz ama ancak kuru ve toplu kahvalti etkinligiyle doldurmadigimiz bir gun bulabildim:) Duvarda 1 saat oynadim, ustune 40 dk yurudum, sonra da surunerek eve geldim. Bunu her haftasonu yapabilsem ne kadar guzel olacak. Bir de boyu boyuma huyu huyuma uygun bir tenis partneri bulmam lazim tabi. Duvarda oynamak sikici oluyor bir sure sonra. Adille oynamayi denedik birkac kez ama o bana bir boy buyuk geliyor. O kadar sert vuruyor ki toplara, ikinci dakikadan itibaren olay benim ustume fisek gibi gelen toplari bir tarafima yememek icin raketle kendimi korumaya calismama donuyor:))

Cumartesi Berna ve Baran kahvaltiya geldiler. Gec bir kahvalti yaptik, gunun maclari seyredildi. Futbol pek ilgimi cekmiyor, dunya kupasi maclarini da ancak penaltilara kaldigi zaman oturup izliyorum. Ilk park kahvaltimizi da yaptik bu arada bu haftasonu, Pazar gunu. Kahveler, caylar, corekler...cok guzel oldu. Uzun sure oturduk parkta, acikhavanin tadini cikardik. Adil, Murat ve Eda bisiklet turuna ciktilar sonrasinda. Bayagi bir mesafe katetmisler, yagmur baslamadan hemen once donebilmeleri ayrica iyi oldu:)

Birkac tane de film seyrettik haftasonu. Munich, Dark Water ve Syriana. Munich ve Syriana'yi cok begendik. Dark Water fena degildi. Ben bu filmin Japon versiyonunu da seyretmistim, cok kotu gelmisti bana. Ring'in de Japon versiyonunu sevmemistim. Mimikler mi ses tonu mu bilmiyorum ama hic korkutucu gelmiyor bana Japon gerilim/korku filmleri.

Perşembe, Haziran 29, 2006

TIGR 6.0

TIGR (Technology Infrastructure for Global Research), bizim bolumun arastirmalari yayinlamak icin kullandigi yazilimin adi. RAMS (Research Application Management Systems) grubu, benim 1.5 yil icinde bulundugum, bu yazilimin yonetiminden ve desteginden sorumlu olan grup.

Gecen Cuma, bizim icin cok onemli olan 6.0 surumunu uretime aldik. Grubun elemanlarindan biri Hong Kong'a gittigi icin, yazilimin uretime konmasinda yardimci oldum. O aksamin resimlerini PicasaWeb'deki alanimiza yukledim.

Carsamba gunu, yazilimcilar, destek gruplari ve business tarafindan buyuklerin katildigi "kucuk" bir eglence ve bolca "car bomb" ile basarimizi kutladik. Bunun resimlerini de yukledim...

Salı, Haziran 13, 2006

Bilgisayar guncellemeri nihayet bitti...

Hizli ve ucuz servisi icin NewEgg'e sukranlarimizi sunduk bugun. Geri besleme guzel bir olay: pek cok insan bir seyi aldiktan sonra, NewEgg'in sitesine gidip goruslerini, bir sorun yasayip yasamadiklarini, urunu begenip begenmediklerini vs. yazmis. Sonucta, sizden sonraki alicilara yardimci oluyor yazdiklariniz. Ben de gidip kimilerine degerlendirme yazdim...

Aldigimiz 2 tane 750GB'lik Hard Disk, 1 ViewSonic VP2030b LCD monitor, 1 tane 4GB USB drive, 1 tane Promise SATA Controller, x tane USB2/Firewire Combo kart ve cesit cesit kablolarimiz elimize ulasti, bilgisayarlarimiza taktik. Hard disklerin yer degistirmesi Kimi Windows ve Linux makineleri yeniden kurmak gerekti ama bugun itibariyle hepsi bitti :)

Her sey bitti dedik ama ayin 2. Salisi olmasi sebebiyle Microsoft aylik yamalarini acikladi. 8i kritik tam 12 tane yama var! Service Pack gibi bir sey :) Neyse, yukledik, sorun cikmadi hic birinde. Windows kulalniyorsaniz, gecikmeden Windows Guncelleme sayfasina gidip guvenlik yamalarini indirmenizi tavsiye ediyoruz...

Hii, bir de bugun bizim sirket 3 aylik karini acikladi. Sirkette "Gene Tanri'dan cok para kazanmisiz" esprileri donuyordu; cunku sirket yine tarihi bir kar acikladi ve gecen 3 ayda oldugu gibi (bkz. biz olmasak ne yapacak bu sirket?) 10 Milyar dolardan fazla "net" kar ettigini acikladi. Yalniz borsa acaip bir iniste. Dun Lehman Brothers net karinin %47 arttigini acikladi, hisse senetinin fiyati dustu. Bugun de Goldman'in kagidi 5$ deger kaybederek 139$'a indi. Daha iki uc ay once 170$ civarinda dolasiyordu. Borsa indim, iniyorum diyor valla, ciksak mi ne?

Çarşamba, Mayıs 31, 2006

Blue Smoke


NY'da barbeku icin nereye gidilir? Hmm, cesit cok! Ama eger caniniz "rib" (kaburga) cekiyorsa listenin basina yazacaginiz bir yer Blue Smoke! Tam adresi, 116 East 27th Street New York. Park Avenue ile 27. cadde kesisimine yakin...

Biz sirketten birkac kisi gittik. Arkadaslardan bir tanesi 3-5 kere gitmis, cok ovdu. Blue Smoke, "Union Square Hospitality Group" adinda girisimci bir grubun NY'da actigi 5 kaliteli restorandan biri. 2002'de acildiktan bir yil sonra , Citysearch tarafindan yilin en iyi caz klubu ve en iyi barbeku yeri secilmis.

Tipik 4 tip rib sunuyorlar, o gune ozgu bir tip daha vardi. 6 kisiydik, hepsinden ismarladik. Daisy May'in Memphis Dry Rib'lerine dadandigim gunlerden beri (Yarin sirkete 40 Wall Street'teki Daisy May'den catering yaptiracagiz, bakalim mid-town'daki kadar guzel miymis).) baskasina donup bakmisligim yoktur ama daha once gelen arkadasin onerisine uyup "St. Louis Spareribs" istedim. Eti "juicy" (bunu nasil cevirecegimi bilemedim) sevenlere tavsiye ederim. Digerlerini de denedim, hepsi iyiydi ama bu benim damak tadima en uygun olani idi!

Yine bu gruba ait restoranlardan biri Union Square Cafe, 1997-2002 yillari arasinda 6 yil arka arkaya, sonra 2004'te bir kere daha, restoranlari degerlendiren Zagat'in 1. numarasi olarak bir rekor kirmis!

Amma ve lakin eger Steak ("biftek") yemek istiyorsaniz, benim bir numaram hala Keens Steakhouse! NY'daki en iyi en iyi 3 steakhouse'dan biri. 2 kisi gidip Porter House ve yanina da Kremali Ispanak ismarlayin, pisman olmazsiniz :)

Pazar, Nisan 16, 2006

Dalgalandim da duruldum, kostum ardindan yoruldum

Bu hafta sonu hem Hristiyanlarin Easter, hem de Yahudilerin Passover kutlamalari cakisti. Cuma gunu federal hukumetin resmi tatili degil ama Easter'dan hemen once gelen Cuma gunu "Good Friday" olarak isimlendiriliyor ve bizim sirkette dahil olmak uzere pek cok is yeri tatil...

Cuma tatildi ama Microsoft her ayin ikinci Sali gunu yamalarini cikartiyor, hemen ertesi gun yazilim (development), Persembe gunu test (qa - quality assurance), Cuma gunu de uretim (production) ortamindaki bilgisayarlarimizi yamiyoruz. Haliyle Cuma gunu calistik...

Passover, Yahudilerin Misir'dan Kudus'e, kolelikten ozgurluge kacislarini temsil ediyor. Nisan 15'de basliyor ve 7 ya da 8 gun kutlaniyormus. Bu hafta boyunca mayali hic bir sey yemiyorlar. Sebebi de kacislari o kadar aceleye gelmis ki ekmeklerinin mayalanmasini bile bekleyememisler. O zamani anma adina, pismesi 18-22 dak.tan fazla suren hamurlu yiyecekleri yemiyor ve evlerinde de tutmuyorlar!

Benim isteki ekip arkadasim yahudi degil ama bu bayrama bayiliyor. Soyledigine gore, yahudilerle dolu bir apartmanda yasiyormus ve bu bayramda tum komsulari evlerinde ne var ne yoksa bu tanima uymayan, ona veriyorlarmis. "1-2 aylik yiyecegimiz cikiyor" diyor :)

Easter, Hristiyanlarin en onemli saydigi gun; ve Hristiyan inanisina gore Isa'nin oldukten sonra yeniden dirilisini ("resurrection") temsil ediyor. Dolayisiyla Pazar gunu hemen her yer kapali ve her yer inanilmaz tenha idi...

Ben unutmusum. King's Court'a, gym'e gittim, baktim ki kapi duvar. Normalde en az 30-40 araba parketmis olurdu; etrafta hic kimse yok! Dedim bari 'yarisa' hazirlanayim :)))

Son 30 yildir, her yil 21-22 Haziran'da, Central Park'ta JP Morgan Chase tarafindan duzenlenen ve irili ufakli pek cok sirketin katildigi bir kosu/yuruyus var. He turlu sirket minimum 4 kisilik bir takim kurarak yarisa katilabiliyor. Goldman Sachs'den gecen yil 400 kisi katilmis. Hafta ici konustuk, Eda Kilic ve ben dahil bizim ekipten simdilik 6 kisi kaydoldu...

Zaten yaristan cok, bir panayir havasinda geciyormus. 3.5 millik (5.6Km) yarisa katilmak icin 25$ oduyorsunuz. Bunun %10'u Central Parki koruma vakfina gidiyormus. Gerisi de herhalde cesitli yardim kuruluslarina gidiyordur...

Neyse, arabayi yandaki parka parkedip bombos Lyndhurst sokaklarinda kosmaya basladim. Oldum olasi pek kosamam, cok cabuk yorulurum. Ote yandan kosmak guzel bir sey. Kosarken bir yandan da zihninizden surekli bir seyler geciyor. Benim aklimdan neler mi gecti?

Once aklima taa ilkokul 4. sinifta iken 'katilmadigim' ama buyuk bir heyecanla seyrettigim bir yaris geldi. O yarista, bizim siniftan bir arkadasimiz, Tulin Yazici, kosmus ve galiba 2. olmustu. Son metrelere girerken tum sinif Tulin'e destek olmak icin adini haykiriyorduk ama bizi duyuyor muydu bilmem. Kipkirmizi olmus yuzu hala aklimdadir...

Sonra uzun soluklu yarislari dusundum. Olmeden bir gun basarmak istedigim seylerden biri de Maraton kosmak! Efsaneye gore, Milattan once 490 yilindaki Marathon savasinda, Yunanlilar Persleri yenerler. Bu haberi vermek icin Pheidippides, Marathon sehrinden Atina'ya kadar 21 mil kosar. Haberi ulastirir ama ardindan kalbi durur ve olur. Maraton yarislari bu olayin anisina yapilir.

Uzun mesafeli kosu deyince aklima "Mehmet Yurdadon" geldi :) Tek kanalli TRT zamaninda spor haberlerinde sik sik adini duyardik. Avrupa veya dunyada ismimiz yoktu ama olsun. Turkiye'deki yarislarin yanisira Balkanlarda pek cok yarista dereceye girerdi. Bir ara o kadar sik maraton kostu ki yurt disinda gazetenin birinde bir karikatur cikmisti: Bir harita, uzerinde Turkiye'yi isaret eden bir ok ve onun uzerinde bir yazi "Mehmet, Yurdadon!". En son, 2000 yilinda Atletizm Federasyonu baskani oldugunu hatirliyorum...

1980-1990 arasi TRT'nin gozdelerinden biri de "Dilara Minare" idi. Aticilik denince akla o gelir, Turkiye'yi her yerde o temsil ederdi. Simdilerde TV'lerde futbol haberlerinden, aticiliga filan sira gelmiyordur her halde...

Bir daire cizip arabanin yanina geldiginde baktim, hepi topu yarim saat ve yaklasik 2.5 mil (4 Km) kosmusum. Neyse, 21 Haziran'a daha vakit var. O sicakta nasil kosariz bilemem. Olmadi yururuz artik :)

Salı, Mart 14, 2006

Biz olmasak n'apcak bu sirket? :)

Sevgili Eda Kilic ile boyle takiliyoruz birbirimize bazen ofiste herkes gitmis bir biz kalmissak :) Bugun bizim sirket 3 aylik net karini acikladi: 10.34 Milyar dolar! Goldman tarihinin en iyi yili idi gecen sene ama 2005'in ilk 3 aylik donemine gore bu yil %61 artmis net kar. Hiic fena diil di mi?

Cumartesi, Mart 11, 2006

Zoe'da bir gece ve Efes Pilsen

Persembe aksami,cook gecmikmis olarak bolumun Christmas partisi icin Zoe Restaurant'a gittik.

Cocuguna bakici bulamadigi icin katilamayan diger Windows SA arkadasim Billy ve hasta oldugu icin katilamayan bir arkadas disinda tum ekip, yaklasik 15 kisi, ordaydik.

Once 1 saat acik bar vardi. Kokteyller icildi, sohbet koyulasti. Sonra yemege gecildi. Sanirim 2-3 saat takildik. Gecen yilin tersine bu yil iki masada daha ferah bir ortamda yenildi yemekler.
Once Mudurler ardindan da hepimiz masalari degistirerek oturup diger mesadakilerle sohbet ettik. Sunucu destegi veren benim grubum, 2 Unix 2de Windows SA'inden olusan 4 kisilik bir grup. Aile dostumuz, arkadasimiz, Eda Kilic'inda icinde bulundugu onceki grubum olan yazilim destegi artik kuculdu ve 2 kisi kaldi. Biz ayni binada yan yanayiz. Simdi iki grup ayni mudur altinda birlesti. Onun mudurunun, Kevin, yonettigi kullanici destegi veren kullanici destek grubu bir baska binada oldugundan daha az gorusebiliyoruz.

Bu yemek sayesinde 3 grup bir araya geldi. Oldukca eglenceli, guzel sohbetlerin dondugu bir aksam oldu. Burda baslarda garip gelen bir durum da bey - bay muhabbeti yerine kucuk buyuk, ast ust herkesin birbirine ismi ile hitap etmesi. Kevin bizim buyuk mudur ama sohbetler gayet samimi senli benli geciyor.

Kevin, siyahi ve oldukca uzun boylu biri. Basketbolu takip etmeye bayiliyor. Ikimizin de Goldman'da kurdugumuz Yahoo'nun Fastasy Basketbol Liginde takimi var. Kevin Garnett, Tim Duncan, Steve Nash, Michael Redd, Shaq O'Neal gibi dev isimlere ragmen Efes Pilsen'im su anda 4. durumda ve ligin tamamlanmasina cok kalmadi. Kevin'in takimi ise yerlerde surunuyor. O yuzden iki gundur onunla oyuncu degistirmeye calisiyorum. Shaq'in yerine block yapan ve iyi serbet atis yapan ama cok top kaybetmeyen bir Center'a ihtiyacim var. Kevin'in takiminda tam da boyle biri var Zydrunas Ilgauskas. Gel gor ki siki pazarlik ediyor ve onu vermek icin Shaq'in yerine 2 cok iyi oyuncumu istiyor.

Cikista yakin oturdugumuz icin Eda ile ben sirketten gelen arabalardan birini alip Rutherford'in yolunu tuttuk. Beni biraktiktan sonra Eda Nutley'e devam etti. Onun eve vardigi haberini aldiktan sonra yorgunlukluktan bitmis bir halde sizmisim.

Cuma sabahi otobuste e-maillerime bakarken farkettim ki Kevin'den bana oyuncu degisikligi teklifi gelmis. Anlasilan gece 12'de duramamis ve maclara bakmis :) 8'e 10 kala ise vardigimda in cin top oynuyordu. Haftanin son gunu herkes gevsemis anlasilan. Benden sonra yazilim grubundan Andy geldi. Andy, acaip sen sakrak bir Cin'li. O da bizim ligde ve takimi sonuncu durumda, artik kurtulusu yok gibi. Sana Shaq + Ricky Davis + Kenyon Martin'i vereyim, Dirk Novitzky'i ver dedim . Bir onceki poker partisinde kaybettigim 50$'a atista bulunarak, "Ben pes ettim, Lige verdigim 50$'i bir sonraki poker partisinde geri alacagim artik" diye takildi bana ama ikna oldu, yaptik degis tokusu. Bakalim son bir atakla Efes Pilsen'i sampiyon yapabilecek miyim :)

Perşembe, Şubat 02, 2006

Off be Orkut!

Gecenlerde bir yazi girdim buraya "Orkut duzelmis" diye. Sen misin diyen 1 aydir catir cutur kiriliyor alet. 2 tiklamanin birinde sunucu gocuk cevabi geliyor. Google adina utanc verici bir durum; bir turlu adam edemediler...

Neyse sinirlenecek sey mi yok? :) Aksam is cikisi Londra'dan gelen bir arkadasla ISE'ye gittik. ISE japon bari, is yerine yakin ve ortami harika bir yer oldugundan bolca takiliyoruz. Ordan China Town'a gectik. Bizim ofisteki Cinlilerin birinin evinde Texas Hold 'em poker oynadik. Klasik agresifligimle 1.5 saat sonra 3. buy-in den sonra yeter dedim. Merakli olmak iyi bir sey degil pokerde. Bir iki kere cok iyi kagitlara ragmen kaybettim. Gecenin sonucu 30$. Yeni bir kac cocukla tanistim, eglenceli bir aksam oldu.

Çarşamba, Şubat 01, 2006

Microsoft'tan Manzaralar...

Google Maps uzerinde calisan milyon tane application yazildi. Bazen ilginc neler var diye bakiyorum. Okudugum bir habere gore Google, New York'taki buyutec (zoom) seviyesini 2 kat daha arttirmis amma ve lakin Microsoft'un ki cok daha guzel. Bizim ofis binasinin resimlerine baktim, harika:

http://local.live.com/?v=2&sp=aN.40.705122_-74.005210_GS_
Soldaki menuden Bird's View secin...

[Guncelleme]
Oldu olacak bizim apartmani da bulalim dedik:
http://local.live.com/?v=2&sp=aN.40.832597_-74.106555_Ev_