Salı, Temmuz 04, 2006

Uzuuuun bir haftasonu


Uzun zamandir yazamadim buraya. Bu hafta islerim cok yogundu. Aksam 9'dan once (bir aksam da 11'de) gelemedim eve. Ha bugun ha yarin derken bugune kadar kaldi.

Bugun 4 Temmuz. Nese doluyor insan diyecegim, kafiyeli olmayacak ama durum tam olarak bu, onun icin dedim bile:) Niye? Tatiliz cunkum. 4 Temmuz Amerika'da bagimsizlik gunu. 4 Temmuz 1776'da Amerikalilar Ingilizlerden bagimsizliklarini ilan etmisler. Buraya geldigimden beri gordugum kadariyla bu gun aslinda ulusal mangal gunu:)) Su anda sokaklar oldukca tenhadir eminim. Bahcesi olanlar arkadaslarini, konu komsuyu toplayip mangal ve bira olayina giriyor. Bahcesi olmayanlar da parklarda, ormanlarda, cevredeki cok sayida piknik alaninda mangalini kuruyor. O tur yerlerde alkol yasak, bira yerine kola koyuyoruz hemen:) Aksam da hemen her kasabada havai fisekler atiliyor gunun anlam ve onemi adina. Aksamin eglencesi de toplanip onu seyretmek oluyor.

Biz de geri kalmiyoruz tabi bu gelenekten, su anda Italya-Almanya maci var televizyonda. Bizimkiler maci seyrediyorlar. Mac bittikten sonra Ilkaylara gidecegiz hep beraber. Ilkay-Sibel Kazakci cifti Hudson nehrine bakan Port Imperial'de oturuyorlar, Manhattan'da atilan havai fisekler ordan cok guzel gorunuyor. Hep beraber yemek yiyip ardindan yine ordan havai fisekleri seyredecegiz. Sabahtan beri bulutlu olan hava oyunbozanlik yapmazsa tabi.

Bu yaz icimiz disimiz yagmur oldu. Gectigimiz bir hafta boyunca gunesi bile goremedik diyebilirim. Cumaya kadar surdu bu. Cuma hepimizi sasirtan harika, gunesli, sicak ve nemsiz, super bir hava vardi. Benim sevdigim de boyle bir yaz iste. Sabah serin, aksam serin, gun icinde sicak ama nemsiz bir sicak, insanin ustune yapismayan bir sicak. Tabi ki bir gun surdu bu, ertesi gun nem gene yerini almisti, aksaminda da saganak yagan yagmuru yedik:)

Burda resmi tatiller genelde Cuma ya da Pazartesi gunlerine denk getiriliyor. Boylece uc gunluk haftasonlarimiz oluyor, cok da iyi oluyor. 4 Temmuz ise gununde kutlanan bayramlardan. O da Saliya geldi iste bu yil. Bizim sirket Pazartesiyi de verdi bize tatil olarak. Bizimkiler pek boyle seyler yapmazlar, cok sasirdim ama cok da sevindim. Adillerin sirket oyle bir guzellik yapmadi mesela, o gitti ise dun. Ben de gormemisin extra gunu olmus seklinde ne yapacagimi sasirdim. Cok sey sigdirmaliydim bu gune di mi ama. Oyle ki sabah 6.30'da ayaktaydim, aman kiymetli gunumun dakikasi bile uykuda gecmesin diyerek:) Eh, bir gune sigdirilabilecek sey sayisi da sinirli oluyormus, aklimdakilerin hepsine vakit kalmadi ama dolu dolu bir gun oldu:)

Tenis sezonumu actim. Sonunda. Daha yeni mi actin kis gelecek nerdeyse diyebilirsiniz ama ancak kuru ve toplu kahvalti etkinligiyle doldurmadigimiz bir gun bulabildim:) Duvarda 1 saat oynadim, ustune 40 dk yurudum, sonra da surunerek eve geldim. Bunu her haftasonu yapabilsem ne kadar guzel olacak. Bir de boyu boyuma huyu huyuma uygun bir tenis partneri bulmam lazim tabi. Duvarda oynamak sikici oluyor bir sure sonra. Adille oynamayi denedik birkac kez ama o bana bir boy buyuk geliyor. O kadar sert vuruyor ki toplara, ikinci dakikadan itibaren olay benim ustume fisek gibi gelen toplari bir tarafima yememek icin raketle kendimi korumaya calismama donuyor:))

Cumartesi Berna ve Baran kahvaltiya geldiler. Gec bir kahvalti yaptik, gunun maclari seyredildi. Futbol pek ilgimi cekmiyor, dunya kupasi maclarini da ancak penaltilara kaldigi zaman oturup izliyorum. Ilk park kahvaltimizi da yaptik bu arada bu haftasonu, Pazar gunu. Kahveler, caylar, corekler...cok guzel oldu. Uzun sure oturduk parkta, acikhavanin tadini cikardik. Adil, Murat ve Eda bisiklet turuna ciktilar sonrasinda. Bayagi bir mesafe katetmisler, yagmur baslamadan hemen once donebilmeleri ayrica iyi oldu:)

Birkac tane de film seyrettik haftasonu. Munich, Dark Water ve Syriana. Munich ve Syriana'yi cok begendik. Dark Water fena degildi. Ben bu filmin Japon versiyonunu da seyretmistim, cok kotu gelmisti bana. Ring'in de Japon versiyonunu sevmemistim. Mimikler mi ses tonu mu bilmiyorum ama hic korkutucu gelmiyor bana Japon gerilim/korku filmleri.

6 yorum:

Yıldız dedi ki...

Bezencim çok güldüm Adil'le tenis oynayışınızı anlatışına. Birden gözümde canlandı raketle kendini koruyuşun :)

Biz de daha buralarda açamadık tenis sezonunu. Bahanemiz de yok valla...

Sevgiler, bol güneşli ama akşamları serin günler...

Adsız dedi ki...

Abi niye adamlar 1976 (!) ya kadar beklemisler bagimsizlik icin ?. Sevgiler, Ege.

Adil Hindistan dedi ki...

Hehe, guzel yakalamissin Ege'cim :) Duzeltiyorum.

Bezen Hindistan dedi ki...

Halimi gorsen daha da eglenirdin Yildizcim:))

Adsız dedi ki...

Tekrar selamlar, hangi mail adresinden maillesicez seninle Adil'cim. ;)

Adil Hindistan dedi ki...

isim@soyisim.net ;)