Pazartesi, Ocak 09, 2006
Kitaplarim kitaplarim
Sevgili Dilek kitap mimi icin beni sobeleyeli bayagi oldu aslinda ama tatildi misafirdi vesaireydi derken ancak simdi cevaplayabiliyorum.
* Kac kitabim var?
Cok:) Universitedeyken sayi kavrami 1-2-cok’dan ibaret olan bir kabileden bahsetmisti antopoloji hocamiz, benimki de o hesap oldu artik kitaplarimin sayisi konusunda. O kadar dagildilar ki. Bir kismi Ankara’da annemlerde bir kismi Trabzon’da kayinvalidemlerde bir kismi yine Ankara’da Balkir’in annesinin evinde…(unuttugum yer kaldi mi acaba). Cok az bir kismi da burada.
Bizim liste tutma aliskanligimiz vardir, Adil'in aliskanligi daha dogrusu. CD listesi, DVD listesi, kitap listesi, ivir listesi zivir listesi…Iyi de oluyor aslinda bu listeler, nerde ne varmis ipin ucunu kacirmiyoruz boylece (yani ben oyle olduguna inanmak istiyorum). Simdi efenim bir suredir guncellenmemis kitap listemize gore 500 civarinda kitabim var iki kitaya dagilmis halde. Son aylarda audio-book dinlemeye sardirmis durumdayiz, biraz da onlardan var.
* En son aldigim kitaplar
Burada kutuphaneler bir harika. Aradiginiz kitabin eyaletin hangi kutuphanesinde oldugu hic onemli degil, neredeyse kapiniza kadar getiriyorlar. Yeter ki siz okumak isteyin. Bir de audio-book’lar var tabii yukarida bahsettigim gibi, onlari da kutuphaneden almak mumkun. Hal boyle olunca nerdeyse hic kitap satin almaz oldum son zamanlarda. Audio book dinliyorum bol bol, kutuphaneden aldigim bir kitap da her zaman cantamda. Boyle boyle ayni anda iki kitap okumus oluyorum.
Audio-book benim icin cok iyi oldu. Otobuste kitap okuyamiyorum, araba tutuyor. Ben de dinliyorum:) Simdi ise gidip gelirken otobuste, yolda yururken, spor yaparken…hatta bazen yemek yaparken kitap dinliyorum.
Son aldigim kitap Frederic Dion’un Cengiz Han’i, Mogollari ve step hayatini anlatan The Blue Wolf. Bir de bugun aldim yarin aliyorum diye diye aylarca surundurdugum Barabara Tuchman’in I. Dunya Savasi’ni anlatan kitabi Guns of August var.
* En son okumakta oldugum kitap
Ben iflah olmaz bir gerilim/korku kitabi delisiyim. Kutuphaneden sectigim kitaplar da buna yonelik oluyor tabii. Su anda Stephen Woodworth’un Through Violet Eyes kitabini okuyorum. Audio book’larda da herhalde benim disimda herkesin simdiye okuyup bitirdigi Da Vinci Code’u dinliyorum. Gecen yazdi herhalde, nereye baksam birilerinin elinde bu kitap vardi. Sadece Amerika’da degil, tatile gittigimiz yerlerde de.
* Benim icin anlami olan 4 kitap
Kitaplarim cok degerlidir. Odunc verdigim kitaba zarar veren ya da kaybeden birine bir daha asla kitap vermem. Ne yazik ki en sevdigim kitaplardan biri bu sekilde kaybolan bir kitap. Andrew Nikiforuk – Mahserin Dorduncu Atlisi. Salgin hastaliklar tarihi uzerine bu kitabi elimden birakamamistim. Sonrasinda kitapta anlatilan hastaliklarla ilgili baska kaynaklar da okumustum. Arsivimde kesinlikle olmasini istedigim bir kitap ama artik baskisi yok ne yazik ki. Artik online hangi baskisini bulursam onu alacagim.
Sargun Tont hocama ait Sulak Bir Gezegenden Oykuler var sonra. Bilim ve Teknik Dergisi’nde calisirken biyoloji uzerine hazirladigimiz yazilar icin uzman danismanimizdi Sargun Tont, oyle tanistim kendisiyle. Uzerine ogretim uyesi tanimiyorum ODTU’de:) Verdigi elektif derslerde daha kayit sirasinda millet birbirini ezerdi listeye adini yazdirabilmek icin, anfide hic yer olmazdi. Kendi derslerimi asmak icin binbir firsat kollarken ogrencisi olmadigim halde sirf o harika anlatimini dinlemek icin onun derslerine giderdim arada. Hala okulda midir acaba, merak ettim simdi. O donemde bulmak icin aylarca ugrastigim kitaplardan birisi de Edita Morris'in Nasil Misin Iyi Misin kitabiydi. Dergide hazirladigim bir yazi icin arastirma yaparken ogrenmistim bu kitabin varligini ve o zaman daha yeni yeni ogrenmeye basladigimiz internet de simdiki haliyle var olmadigi icin kitabi bulmam cok uzun surmustu (birden cok yasli hissettim kendimi:))
Kitaplarimi dusundukce cocukluguma donuyorum. Cocukken de cok severdim kitap okumayi. Her haftasonu babam gazete almaya giderken mutlaka yaninda gider kendime de bir kitap aldirirdim. Enid Blayton'un Afacan Besler Gizli Yediler serileri, pipi uzuncoraplar, Gulten Dayioglu'nun kitaplari ilk aklima gelenler. Her sayisini annemin itirazlarina ragmen ciktigi gun alip ucer beser kere okuyup sahne sahne bildigim Zagor (cizgiroman) vardi bir de (Zagorculuk oynardik onlari okuduktan sonra:)) Cocukluk kitaplarimi dagittigima cok pismanim simdi. Bugunku aklim olsa bir tekini bile vermezdim kimselere.
Dilara'cim, kitap okumayi sen de seversin. Hadi bakalim, sira sende:)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Merhaba Sevgili Bezen,
sayfayi takip ediyordum. Uzun zamandir senden birsey gelmeyince galiba blog isinden sogudu dedim. Cevaplarin icin tesekkürler!
Ben Audiokitaba karsi ürkektim. Daha bu hafta Paulo Coelho'dan 11 dakikaya basladim ve hosuma gitmesine sasirdim. Yine de sanirim hep yapabilecegim birsey degil. Cünkü sürekli baska seylere dalabilecegimden korkuyorum dinlerken;)
Cok farkli kitaplar okuyoruz. Ben yazdiklarinin bir cogunu tanimiyorum bile tanismis oldum:)
Iyi bayramlar ve sevgiler
Iyi bayramlar Dilekcim:) Sorma bir turlu vakit bulup da yazamadim cevaplari. Bu kadar gece kaldigi icin de cok mahcubum aslinda. Audiobook'a ilk basta ben de pek sicak bakmamistim, yapay olacagini dusunuyordum ama sanirim kitabi kimin okudugu da onemli. Simdiye kadar dinlediklerimden gayet memnun kaldim. Paulo Coelho deyince, Alchemist'in audiobook'unu Jeremy Irons okuyor mesela. Ben dinlemedim ama Adil onun okuyusunu cok begenmisti.
Yorum Gönder