Pazar, Nisan 09, 2006

Film: Go & Such A Long Journey

Go, 1999 yapimi keyifle izlenecek bir film. Ortada bazi olaylar var. Bunlari farkli kisilerin bakis acisindan izliyorsunuz. Bu, bizim sevdigimiz bir tur!

Benzer teknikte filmler yapildi. Ornegin daha once 11:14'den bahsetmistik, benzer sekilde Crash'i izledigimizi yazmistik. Bir kac hafta once izledigimiz ama sanirim bloga yazmadigimiz Elephant var. Onda da Portland, Oregon'daki bir lisede sonu Columbine'daki gibi kanli bir bicimde biten bir gunu pek ogrencinin gozunden izliyorsunuz... Crash'a 9, 11:14'e 8 vermistik. Hem secdigimiz bir tur oldugu hem de bizi eglendirdigi icin 8/10 gecti gonlumuzden Go icin.

1998 Kanada yapimi Such A Long Journey, 1970'lerde Hindistan ile Pakistan arasinda, bu sefer Bangladesh yuzunden surtusmelerin yasandigi bir donemde, Gustav (Roshan Seth) adinda bir Parsi'nin* hayatindan bir kesit sunuyor.

* Filmin basindaki notlara gore, muslumanlar MS. 800'lerde Iran'i fethettiginde "ya musluman olun ya da kelleniz gider" demis. Bir kismi Hindistan'a gocmusler. Orda geleneklerini, inanislarini, bize batil gelecek tapinislarini surdusmusler. Onlara Parsi denmis - bizdeki farsi kelimesinin karsiligi herhalde.

Filmin basinda Gustav'i dua ederken goruyoruz. Ardindan heyecanla bekledigi gazete geliyor ve oglunun Hindistan'in en prestijli teknik okulu ITT'ye gideceginin haberini alarak havalara ucuyor. Ancak sonrasinda Gustav'in hem ailesinin parcalanmasini hem de calistigi bankada sorunlar cikmasi ile hayatinin girdigi zor doneme tanik oluyoruz. Kullanilan analojiler oldukca iyi oturmus.

Film, bir hikayeyi anlatirken Hindistan'in kaotik ve egzotik yapisini da gozler onune seriyor. Bu anlamda yine bizim genelde sevdigimiz bir tur. Ancak filmde sunulan kimi kesmekeslik, duzen seven insanlarin bir parca icini karartacak cinsten. 7.5/10

Hiç yorum yok: